Kelimelerle oynamayı, anlamlarını irdelemeyi, derinlere inerek
anlam içeriklerini kurcalamayı seviyorum. Bu içerikleriyle uygun kullanıldıklarında konuşmaya / yazıya ne denli derinlik kattıklarını biliyorum. Bu yazımda sıkça kullanılan üç kelime üzerinde duracağım:
Vizyon kelimesi TDK sözlüğüne göre “ileri görüş” olarak tanımlanıyor. “İleri görüşlü” kişilerin herkesin göremeyeceklerini görebilmeleri için bazı kişisel yetilerinin olması gerekiyor. Bunların arasında öncelikli olarak önsezi yeteneği geliyor. Bu yetiye üstün bir algılama ve hayal gücü eklenmesi de şart. Buna göre fikirler öne sürmek, kurgulamalar, tasarımlar yapabilmek, geleceğin resmini çizebilmek yetisi de cabası...
İşte bu yeteneklere sahip kişilere- TDK sözlüğünden alıntılarsak: Vizyon sahibi / Vizyoner – sıfat. Geniş görüşlü, ileri görüşlü, ufku geniş (kimse) deniyor. Peki vizyonerler ne yapıyor? Herhangi bir konuda kendisine, hedef kitlesine ya da topluma, saptanan hedeflere ulaşılabilmesi için bir rota çiziyorlar. Artık yapılacak tek şey vardır: Vizyonu gerçekleştirmeyi bir misyon haline getirmek ve amaçlanan sonuca ulaşmak için çalışmak.
Haydi yine TDK sözlüğüne başvuralım: Misyon- isim. Görev,
amaç. Bazı durumlarda vizyon ile misyonun önceliğinin yer değiştirebileceğinin de altını çizelim. Yani öncelikle halen süregelen herhangi bir konuda çalışmayı misyon edinerek, bu konuda yeni bir vizyon ortaya koymak da mümkün tabii.
Anlaşılacağı üzere önce vizyon sonra misyon veya önce misyon sonra vizyon olmasının pek bir önemi yok. Bu ikisi iç içe zaten. Önemli olan da vizyon-misyon ya da misyon-vizyonun hayata geçirilebilmesi için eyleme geçmek ve sonuca ulaşılıncaya kadar kararlılıkla sürdürmek...
Eylemsiz vizyon ya da misyon bir işe yaramıyor. Bir düş olarak kalıyor. Vizyon dosyalarda, makalelerde, konferans kayıtlarında, kitaplarda, bilgisayar arşivinde küflenip kalıyor. Peki, eyleme geçmek için ne gerekiyor?
Ben burada yine yabancı kökenli bir kelime ile eyleme geçmek için ne gerektiğini - kelimeleri birbiriyle çarpıştırtarak bir enerji ortaya çıkartmak için - biraz da hicvederek, sitem ederek ve de eğlenerek açıklamak istiyorum.
Füzyon: 1- isim. Fizik Birleşme, kaynaşma; 2- Kaynaşma, birbirine temas eden iki organın birbirine yapışması. Nükleer füzyon, nükleer kaynaşma ya da kısaca füzyon; iki hafif elementin nükleer reaksiyonlar sonucu birleşerek daha ağır bir element oluşturması. Çekirdek tepkimesi olarak da bilinen bu tepkimenin sonucunda çok büyük miktarda enerji açığa çıkar.
Yani, mecazî olarak vizyon ve misyonu bir füzyon ile birleştirirsek çıkacak büyük enerji ile amaçlanan hedefe varmak çok kolay olacaktır. Peki bu füzyon için gerekli olan nedir: Para...İşte işin en can alıcı yeri... Para olmazsa vizyonun – misyonun soluğu kesiliyor.
Vizyonerin vizyonu ve misyonerlerin adanmışlığı sonuca ulaşmak için tam olarak yeterli olamıyor. Bu gerçeğin yanında AKOB’un finans desteği sağlama konusunda geliştirdiği projelerin bir sosyal girişimci olarak vizyonu ve misyonu açısından dikkat çekici olduğunu da vurgulamak isterim.
On dört yıldır Mersin’in vizyonerliğiyle önde gelen kültür ve sanat derneği AKOB’un (Akdeniz Opera ve Bale Kulübü) gönüllü yönetici üyesiyim. Evet, parasız çok büyük işler yaptık; kentten bilinçli/düzenli bir finans desteği olması bu on dört yılda uluslararası (daha çok) tanınırlığı olan bir sivil toplum örgütü olmamız yolunda çok büyük katkı sağlamış olurdu; Mersin kentini gönendirme vizyonumuza çok daha fazla yaklaşmış olurduk. Burada on dört yıldır karınca kararınca, sürekli olarak desteklerini esirgemeyen dostlarımıza, kurumlara teşekkürlerimizi sunmak isterim.
Bu yıl Ağustos ayından itibaren Mersin HiltonSa Lobi’de “2022 Avrupa Gençlik Yılı” kapsamında konserler düzenliyoruz. Bu Genç Yeteneklerimiz için muhteşem bir fırsat. Vizyonumuzu paylaşan HiltonSa Yönetimine candan teşekkürlerimizi sunuyoruz.
Kasım ayı sonunda AKOB 5. Ulusal Oda Müziği Yarışması’nı gerçekleştiriyoruz. Jüri üyelerimiz konularında yetkin sanatçılardan oluşuyor. Ödüllerimizle gençlerimize destekler sağlıyoruz. Son
iki yarışmada yerel yönetimlerden, kent kurum, kuruluşlarından ve sanatseverlerden çok değerli destekler aldık.
Mersin Büyükşehir Belediyesi’nin sık kullanılan mottosu ne kadar anlamlı ve AKOB’un konumuna tam da oturuyor! Evet, “Kafalar değişince Mersin'de ne çok şey değişti”.
Vizyonsa vizyon, misyonsa misyon... Her şey AKOB dernek tüzüğünde gereğince tanımlanmış. Özverili dernek gönüllü yöneticileri son on dört yıldır kararlılıkla hedeflere kilitlenmişler...
Kent kültürü için “değer” üreten herkes, kurum, dernek desteklenmeli. Bu yüzden kafaların değişiminin “sürdürülebilir” olması, değişime dirençli kafaların kültürel-sanatsal füzyon patlamaları ile değişmesi şart. Kültür algısının yüceltilmesi, insanların sanata duyarlığının arttırılması ile kent imajı yükselecek, kent imajının yükseltilmesi ile kentte yaşayanların “aidiyet duygusu” artacak ve Mersin insanı daha uygar bir ekosistemde kültürel kimliğini bularak kentine sahip çıkacaktır.
Biz günlük bütçelerle harikalar yaratıyoruz. Ama ufukta görünen gerçek bir kültürel patlama “füzyon” için kentin kayda değer ve sürdürülebilir desteğine ihtiyacımız var.
Mersin ve ülke kazanacak sonunda, hepimiz kazanacağız; Ulusal destekler de gelirse eğer, değmeyin keyfimize...
İyi ki AKOB!
İhsan Toksöz
AKOB Dergi Editörü